CORONA VİRÜS SONRASI DÜNYA
Corona Virüs sonrası, dünyada sosyal yaşamda, ekonomik koşullarda ve yönetim anlayışında çok büyük değişikler olacak. Bir kere sağlığın ve sağlık çalışanlarının bir toplum için ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Küçük bir virüsün tüm dünyayı nasıl hizaya getirdiğini hep beraber gördük.
Gözle görülemeyen bir virüsün, çökmez diye bilinen Amerika, İngiltere, İtalya gibi ülkelere nasıl diz çöktürdüğünü ve silahlanmaya 650 Milyar Dolar harcayan ABD’nin kendini kurtaramadığını, Trump bile anlamışsa bu durum dünya için başlı başına bir kazanç olacaktır.
Bundan sonra sağlık yatırımlarına her ülkenin daha çok önem vereceği, sağlık denince sadece bina yapmak zihniyetinin terk edileceği, özellikle iyi hekimlerin yetiştirilmesi için Tıp Fakültelerinin güçlendirileceği inancındayım. Tüm dünyada ve özellikle ülkemizde sağlık sistemlerinin, gerektiğinde hayatını insan sağlığına adayan hekimlerin ve diğer sağlık personelinin çok çok önemli olduğunun nihayet anlaşılmış olması sevindiricidir.
Sağlık söz konusu olunca tüm dünyanın bir bütün haline gelip ortak bir tasada birleşmesini ve diğer, çok önemli gibi görünen, konuların bir anda ötelendiğini hep beraber gördük ve yaşadık. Bunun insanlığa bakış açımızın daha insancıl olması en büyük dileğimdir
Eskisi gibi, sokakta gördüğünüz arkadaşınızı veya tanıdığınızı öpme, gelişi güzel sarılma artık olmayacak ve olmamalı. Kapalı bir düğün salonuna veya eğlence yerine binlerce kişinin alınıp halay çekmesi gibi hareketler artık olmayacak veya bu konuda çok dikkatli olunacak.
Maçlara giden seyirci sayısında azalma olacak ve bu durum yıllarca sürecek. Spor kulüpleri eskisi gibi har vurup harman savuramayacak.
Turizm müthiş şekilde etkilenecek. Örneğin ben gitmediğim güney Amerika, Çin ve Afrika ülkelerinin bir kısmını gezmek için yaptığım programları artık düşünmem bile mümkün olmayacak. Bu nedenle ülkelerin eskisi gibi turizmden milyarlarca dolar kazanma devrinin bittiğini hepimiz beraber göreceğiz.
Mali durumu iyi olanların şehirlerdeki merkezi kalabalık ortamlardan kaçıp daha az insanın yaşayacağı alanları tercih edeceğini düşünüyorum. Şehirlerin betonlaşması yerine daha çok yeşil alanların dikkate alacak bir şehirleşme sisteminin olması gerektiğini bu salgın bize fazlasıyla öğretmiş oldu. Tabiatı yok etmenin dünyaya neye mal olabileceğini tüm dünyanın anlamış olduğunu tahmin ediyorum.
Eğitimde kalabalık okul ve sınıflar yerine internetin daha çok kullanılacağı açık bir gerçektir.
Bu salgın tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin ekonomisini de önemli şekilde etkileyeceğini, bu nedenle bundan sonraki yatırımların daha dikkatli yapmamız gerektiğini düşünüyorum.
Şu anda dünyayı kurtaracak olan bu virüse karşı bulunacak aşıdır. Ancak bu aşının uygulamaya geçebilmesi için en az 1 yıllık bir süre alacaktır. Bu salgın son salgın olmayacağından aşı üreten merkezlerin kapatılması yerine Almanların Robert Koch enstitüsü gibi daha da güçlendirilmesi gerektiğini, dünyayı idare eden her devlet yöneticinin görmüş olduğunu anlamış olmasını dilerim. Büyük Atatürk’ün dediği gibi ” Hayatta en hakiki Mürşit ilimdir fendir” sözünden hareketle bilime çok daha fazla sarılmamız gerekir. Salgının gelişi güzel inançların ve hurafelerin insanlığa hiç bir yarar sağlamayacağını hatta zarar vereceğini göstermesi bakımından anlayabilenler için yararı da olmuştur.
Bu salgın, dünyada globalleşme yerine herkesin gerektiğinde kendi başının çaresine bakacak sistemlerin ve yönetimlerin oluşmasına katkı sağlayacağı ve hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı kanısındayım.
Bu arada kendi sağlığını hiçe sayıp bu salgınla canı pahasına mücadele veren tüm sağlık çalışanlarını ve devletimizin her kademesinde bu salgının önlenmesine katkısı olan herkesi kutluyor ve alkışlıyorum.